Türk-Amerikan İlişkilerinde Yakınlaşma
Connect with us

ABD

Türk-Amerikan İlişkilerinde Yakınlaşma

Yayınlandı

on

Türk-Amerikan ilişkilerinin temeli Osmanlı Devleti‘ne kadar dayansa da ciddi anlamda bir ilişkinin ve yakınlaşmanın söz konusu olması 1945 sonrası mümkün olabilmiştir. İkinci Dünya Savaşı‘nda Almanya ve İtalya‘nın karşısında, ABD ve müttefiklerinin yanında yer alan Türkiye; savaş sonrasında ABD ve SSCB arasında yaşanmaya başlayan Soğuk Savaş sürecinde de bu konumunu korumuş ve tercihini ABD‘den yana kullanmıştır.

Türkiye‘nin İkinci Dünya Savaşı sonrasında SSCB‘nin yanında değil de ABD‘nin ve dolayısıyla Batı blokunun yanında yer almasının birçok sebebi bulunmaktadır. Bunların en başında, pek tabii ki, SSCB‘nin Türkiye için önemli bir güvenlik tehdidi oluşturması gelmektedir. SSCB‘nin Kafkaslar, Karadeniz ve Balkanlar’daki yayılmacı politikalarını kendisinin güvenliği açısından büyük bir tehdit olarak algılayan Türkiye, tek başına bir mücadeleye girişemeyceğinin bilincinde ABD‘yle ve haliyle Batı’yla iyi ilişkiler kurma ve böylelikle Batı’nın desteğini ardına alma yoluna gitmiştir.

SSCB‘nin yayılmacı politikalarından en az Türkiye kadar rahatsız olan ABD ve Batı da Türkiye‘nin bu niyetini iyi okumuş ve Türkiye‘yi kazanmak için çeşitli politikalar izlemiştir. Örneğin, 1946’da Türkiye‘nin İkinci Dünya Savaşı sırasında aldığı tüm borçları silen ABD, daha sonrasında daha popülist bir jest daha yaparak; 11 Kasım 1944’te Amerika’nda vefaat eden Türk Büyükelçisi Münir Ertegün‘ün naaşını ünlü Missouri Zırhlısı‘yla Türkiye‘ye göndermiş ve zırlıyı Dolmabahçe‘ye demirleyerek adeta bir gövde gösterisi yapmıştır.

Elbette yakınlaşma bununla da sınırlı kalmamış, Türkiye, 1947’de Truman Doktrini‘nin siyasal ve askeri yardımlarını almış, 1948’de Marshall Planı çerçevesinde ekonomik yardımlar alarak iktisadi olarak güçlenmiş, 1949’da Avrupa Konseyi‘ne katılmış ve en nihayetinde Kore Savaşı sonrasında 1952 yılında NATO‘ya üye olmuştur.

Özetleyecek olursak, Türkiye ile ABD‘nin ilişkileri İkinci Dünya Savaşı‘ndan sonra güçlenmiş, zaman zaman yaşanan küçük gerginliklere rağmen genel anlamda oldukça iyi ve yükselen bir profil sergilemiştir. Günümüze kadar uzanan süreçte, özellikle 2003 Irak Savaşı‘ndan sonra nispeten bir soğuma başladıysa da, Barack Obama‘nın başkanlık koltuğuna oturmasıyla yeniden sıcak ilişkiler tesis edilmeye başlamıştır.

1988'de Adana'da doğdu. Uludağ Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler, Anadolu Üniversitesi'nde Medya ve İletişim öğrenimi gördü. 2011'de Olay TV'de dış haber editörü olarak gazeteciliğe başladı. 2014'te Al Jazeera Turk'e katıldı. Blog, makale ve haber dallarında 6 ödülü bulunuyor. Politik Akademi'nin genel koordinatörlüğünü üstleniyor.

Devamını Oku
Reklam
1 Yorum

1 Yorum

  1. birimza

    06/01/2018 at 15:29

    nasıl yakınlaşacaksak artık

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Copyright © 2022 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır. İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.