İran anlaşması, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin ülkedeki muhalefete karşı ilk kritik raundu kazandığını gösterdi.
Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in liderliğindeki İran nükleer görüşme grubu İran halkı tarafından “milli kahraman” ilan edildi, ayrıca anlaşmanın bir “zafer” olduğu belirtildi.
Dini lider Ayetullah Ali Hamaney’in de, Ruhani’nin kendisine gönderdiği kutlama mektubuna verdiği yanıtta 5+1 grubuyla varılan anlaşmayı olumlu karşıladığı ve “İran görüşme grubuna” teşekkür ettiği bildirildi.
Anlaşmaya göre İran sivil amaçlarla nükleer faaliyetini sürdürürken uranyumu yüzde 5 oranını geçmeyecek şekilde zenginleştirebilecek.
Buna karşılık ABD ile Avrupa Birliği de, muhtemelen, aralık ayından itibaren mali yaptırımları hafifletecek.
İlk aşamada ABD, İran’a ait dondurduğu 8 milyar doları serbest bırakacak.
Ve sonuçta İran’ın dış dünyayla ekonomik ilişkilerinin yolu yeniden açılacak.
Cenevre 2’ye davet olasılığı
İran, Suriye krizinin görüşüleceği Cenevre-2’ye davet edilir mi?
Eğer Ruhani, söz konusu konferansa davet alırsa Tahran için kesin çifte zafer olur.
BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon konferansın tarihini 22 Ocak 2014 olarak açıklarken BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Lahdar Brahimi katılımcılara ilişkin nihai listenin henüz kesinleşmediğini duyurdu.
Şimdi, İran’a ‘uluslararası toplum’dan bir jest daha beklenebilir.
Ruhani, Suriye krizinin çözümüne ilişkin Cenevre-2’ye de çağırıldığı takdirde İran muhalefetine bir kez daha ağır bir darbe indirilmiş olacak
Katar ve Kuveyt Riyad’ı yalnız bıraktı
Cumartesi günü Cenevre’de İran anlaşması imzalanırken Suudi Arabistan, Katar ve Kuveyt’le bir araya gelmişti. Körfez üçlüsü ne konuştu, ne karara vardı bilinmiyor.
Ancak dün Katar ve Kuveyt’ten İran anlaşmasına övgü geldi. İki ülkenin dışişleri bakanlıklarından yapılan açıklamalarda anlaşmanın olumlu karşılandığı, bölgede barış ve güvenliği sağlama yolunda atılmış bir adım olarak tanımlandığı bildirildi.
İran’ın ABD ile iyi ilişkiler içine girerek Ortadoğu’daki nüfuzunu artırmasından korkan Suudi yönetiminden henüz bir değerlendirme gelmedi.
İsrail ise anlaşmayı “tarihi bir hata” olarak niteledi ve 5+1’i kınadı.
Obama’nın en büyük dış politika başarısı
Batı’da İran’la uzlaşmaya destek verenler çoğunlukta…
Bunda, anlaşmanın 1979’dan bu yana İran’la imzalanan en önemli belge olmasının kuşkusuz etkisi var.
Ama Suriye’nin kimyasal silahlarının barışçıl bir şekilde yok edilmesinin de payı var.
İngiliz Guardian gazetesine göre, Suriye lideri Beşar Esad’la yapılan kimyasal silah anlaşması, bu ülkedeki silahlardan kurtulmakta güdümlü bir füzeden daha etkin oldu.
Şimdi İran anlaşması da öyle olacak.
İran’daki nükleer silah denetçilerinin yaygın varlığı, bilim insanlarını suikastlarla öldürmekten daha çok işe yarayacak.
Ve ABD Başkanı Barack Obama’nın en büyük dış politika başarısı olarak Amerikan tarihine de geçecek.