Suriye Ulusal Konseyi'ne Güle Güle
Connect with us

Makale Analiz

Suriye Ulusal Konseyi’ne Güle Güle

Yayınlandı

on

Amerika, Suriye Ulusal Konseyi’ni (SUK) defterden siliverdi. 20 ay boyunca parayla, silahla, istihbaratla, akla gelebilecek tüm olanaklarla destekle…

Sonra birdenbire üzerine çarpı işareti çek ve bir kenara bırak! SUK’tan Esad rejimini devirmesi, geçici bir yönetim oluşturması ve Suriye’yi demokrasiye(!) geçirmesi beklenmiyor muydu?

***

Neden böyle oldu? Niçin bu duruma gelindi?

Amerika’nın Sesi’ndeki “Washington, Suriye Ulusal Konseyi’ni gözden çıkardı” başlıklı haberden aktaralım: “Konsey, kişisel çatışmalar, azınlıktaki Nusayriler ve Kürtleri bünyesine almayı reddetmesi yüzünden Washington’u hayal kırıklığına uğrattı.”

Bu kadar mı? Değil tabii… Bir önemli neden de, Hillary Clinton’ın ifadesiyle, aşırı uçların güçlenmesi. Yani El Kaide ve benzeri örgütlerin Suriye’nin kaderine el koyma çabalarının belirgin hale gelmesi.

***

Kürtlerin dışlanması sorununu bir yana ayırırsak, diğer nedenler ABD’nin Suriye politikasında depreme yol açacak böylesine bir değişikliğin mantığını tam olarak açıklamıyor.

Açıklamıyor çünkü Obama yönetimi iç savaşın başından beri her şeyi biliyordu.

Hatta o “aşırı uçları” -El Kaide başta olmak üzere- CIA örgütlüyordu. Üstelik bu bilgiler ABD medyası tarafından haberleştiriliyordu.

Ama Kürt sorunu farklıydı… Radikal’de Fehim Taştekin’in SUK’a yakın bir kaynaktan aldığı bilgi, Washington’daki sürpriz politika değişikliğine ışık tutacak nitelikteydi: SUK, Suriye’nin üniter yapısında ısrar ediyor ve Kürtlere özerklik garantisi vermekten kaçınıyordu.

***

İyi de bu gelişmeler Türkiye’nin Suriye politikasına aykırı düşmüyor mu?

Tabii ki aykırı düşüyor… Çünkü Türkiye, Suriye muhalefeti denilince SUK’u tanıyor. SUK’un önemli tüm toplantılarının yapıldığı yer de İstanbul zaten.

Peki, şimdi ne olacak?

Clinton’ın Hırvatistan’ın başkenti Zagrep’te yaptığı açıklamaya bakılırsa yollar kesin olarak ayrılmış görünüyor: “Suriye Ulusal Konseyi’nin artık muhalefetin lideri olmadığını açıkça ifade ediyoruz. Suriye’nin tüm kesimlerine ve tüm coğrafyasına seslenebilen bir muhalefete ihtiyaç var. Suriye devrimini ele geçirmek isteyen aşırı uçların çabalarına güçlü bir biçimde karşı koyacak bir muhalefete gereksinim var.”

***

Anlaşılıyor ki Washington, bu kez Türkiye’yi devre dışı bırakarak Suriye’de yeni bir muhalefet oluşumunun peşinde. Belki de oluşturdu bile.

Artık İstanbul yok, Katar’ın başkenti Doha var. İlk toplantıları da bugün… Evet, önümüzdeki günlerde yeni bir ana muhalefet örgütünün doğumu Doha’dan dünyaya ilan edilebilir. SUK’un dış politika sözcüsü Rıdwan Ziyade İstanbul’da yaptığı açıklamada, “Amerika’nın Suriye Ulusal Konseyi’ne sistematik biçimde zarar vermeye çalıştığını” ileri sürüyordu.

SUK’un şaşkınlığı normal. Akıllarına mı gelirdi ABD tarafından yarı yolda bırakılmak? Ama oldu işte. Yapayalnız kalıverdiler.

***

Ne var ki, Washington’ın yeni hesaplarının tutup tutmayacağı da belirsiz. Çünkü karşısında, ta başından bu yana tavrını hiç değiştirmeden Esad’ı desteklemeyi sürdüren Rusya (artı Çin) var.

ABD’nin bu yeni girişimi de Moskova ve Pekin’de izlemeye alınmış durumda. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Gennadi Gatilov, SUK’un zayıflatılmasını ABD’nin Suriye muhalefetine boyun eğdirme çabası olarak değerlendiriyor.

Gatilov, ABD’nin, Suriye’nin gelecekteki hükümetine yönelik liste oluşturmaya kalkışmasının da BM Güvenlik Konseyi kararları ile Cenevre anlaşmasına aykırı olduğunu ileri sürüyor.

***

Anlaşıldı ki Suriye kolay yer değil, Esad kolay lokma değil. Şimdi işin içine bir de Kürtleri sokmaya çalışıyorlar, kendi projeleri kapsamında.

O proje de Suriye’nin bölünmesini hedefliyor gibi görünüyor. Oyunun merkezi bu yüzden mi İstanbul’dan Katar’a naklediliyor, nedir?

Ancak… Washington’ın yeni tasarımı… Bakarsınız Ankara’nın şansı olur. Çok da iyi olur!

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Copyright © 2022 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır. İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.