Suriye’de cihada, yani din uğruna düşmanla savaşmaya giden Avrupalı gençlerin sayısında büyük artış olmuş.
Meğer Suriye’deki El Kaide ve türevi örgütler son bir yıl içinde Almanya, Fransa, Belçika ve İngiltere başta olmak üzere Avrupa ülkeleri uyruklu çok sayıda potansiyel “cihatçı” devşirmişler.
Ne ki Suriye’deki savaşta kontrol yeniden Esad’ın eline geçince yüzlerce militan ülkelerine dönüşe geçmiş.
Şimdi korku bumerang etkisinde…
El Kaide’nin silahlı eğitiminden geçmiş, çatışmalara katılmış bu genç insanlar ülkelerinde terör eylemlerine kalkışırlarsa Avrupa’nın hali nice olur, büyük endişeye yol açıyor.
Tek şansları ellerindeki sağlıklı veriler:
Suriye’deki iç savaşın başladığı günlerden bu yana Alman, Fransız, İngiliz ve diğer Avrupa ülkelerinin istihbarat örgütleri “cihat alarmı” verilmiş gibi sıkı bir şekilde çalışmalarını sürdürüyorlar.
Öncelikle Avrupa’dan yola çıkıp Türkiye’ye ulaşan ve Suriye’ye geçen tüm gençler yakın takip altında. Olasıdır ki Suriye’de ne yaptıkları da takibe alınmış durumdadır.
Örneğin Fransa İçişleri Bakanlığı’ndaki döküm şöyle:
Toplam 184 Fransız vatandaşı halen Suriye’de savaşıyor. 14 Fransız vatandaşının çatışmalarda yaşamını yitirdiği biliniyor.
100’e yakın Fransız vatandaşı da Suriye’ye gitme hazırlığı içinde. Geri dönenlerin sayısı ise 80.
Diğer ülkelerinin ellerinde de böyle kesin sayıları veren dökümler var. Tabii en büyük tehlike geri dönenlerin El Kaide bağlantılarını sürdürmelerinde…
İstihbarat uzmanlarına göre, geri dönenler arasında kendini cihada adamış kişilerin varlığı, gelecek açısından büyük endişe kaynağı.
Gerçi daha bir hareket yok. Ama bir istihbarat uzmanının söylediği gibi, Avrupa ve hatta Amerika, kendi içindeki tehlikenin henüz çok erken aşamasında…
Reyhanlı BBC’de
BBC muhabiri Richard Galpin, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinin yabancı militanların Suriye’ye geçiş üssü olduğunu öne sürdü.
İngiltere ve Fransa vatandaşı militanlarla görüşen İngiliz gazeteci, Avrupa’dan gelen gençlerin birkaç gün Reyhanlı’da evlerde kaldıklarını, Suriye’ye geçtiklerini bildirdi.
Reyhanlı’da karşılaştığı İngiliz gençlerin, arkadaşlarının daveti üzerine Suriye’ye geçtiklerini belirten BBC muhabiri bir Fransız militanın da “Biz hepimiz Kaide’yiz. Binlerce kişiyiz. Dünyanın her köşesinde varız” dediğini iletti.
İngiltere ve İsrail’de iki farklı adalet
Bir İngiliz askeri Afganistan’da görev yaptığı sırada yaralı bir Taliban militanını öldürmek suçundan ömür boyu hapse mahkûm edildi.
Alexander Blackman adlı 39 yaşındaki deniz piyade çavuşu, İngiliz ordusunda Afganistan’ın işgalinde cinayetten mahkûm olan ilk asker oldu.
İngiltere Savunma Bakanlığı, askeri mahkemenin kararına saygılı olduğunu açıkladı.
Cinayet, miğfer kamerasındaki görüntülerden aydınlanmıştı.
Öte yandan İsrail’de askeri mahkeme göz yaşartıcı gaz kapsülüyle Filistinli bir göstericinin ölümüne neden olan askeri suçsuz buldu.
İsrailli insan hakları örgütü B’Tselem mahkeme kararını eleştirdi ve gaz kapsülünün kimseyi yaralamadan ve yaşamsal tehlike oluşturmadan kullanılması gerektiğini hatırlatarak, “Bu karar, Batı Şeria’daki Filistinlilere İsrail’deki adli sistemden hukuki bir beklenti içinde olmamaları yönünde açık bir mesajdır” görüşünü savundu.
