Bayram öncesinde pek dikkati çekmeyen, Batı medyası tarafından da es geçilen bir haberdi İsrail uçaklarının Sudan’ı bombalaması.
Olay doğru muydu, o da bilinmiyordu.
İsrail sessiz kaldı.
Sudan’dan da ses çıkmadı; çıktıysa da o sesi duyuran bir kanal olmadı.
Ne ki bayram biter bitmez ABD ve İngiliz medyası bombayı patlattı: Evet, Sudan vurulmuştu. Ömer El Beşir isyan ediyordu.
Hollywood’un ünlü oyuncusu George Clooney’nin Afrika’daki soykırımı ve insanlığa karşı işlenen suçları izlemek amacıyla kurduğu “Uydu Gözcü Projesi” Sudan’ın bombalandığını kaydetmişti.
Yayınlanan uydu fotoğraflarına göre 24 Ekim’de Sudan’da meydana gelen esrarengiz patlamalar İsrail’in düzenlediği hava saldırılarından kaynaklanıyordu.
İngiliz Sunday Times gazetesi de operasyonun ilginç ayrıntılarını satır satır aktarıyordu.
***
Sudan’ın bombalanmasıyla sonuçlanan sürecin başlangıcı iki yıl öncesine dayanıyor.
Anımsayanlar çıkacaktır, 2010 yılında Dubai’de bir otel odasında Hamas’ın silah alımlarından sorumlu bir üst düzey yöneticisi filmlerde izlenen türden bir suikasta kurban gitmişti.
Fransa, İngiltere, Almanya ve İrlanda pasaportları kullanan Mossad ajanları 50 yaşındaki Hamas yöneticisini elektrik verip yastıkla boğarak öldürmüşlerdi.
Bu arada ajanların suikastın düzenlendiği odada İran ve Sudan arasındaki silah anlaşmasının varlığını ortaya çıkaran bir belge buldukları ileri sürülmüştü.
Buna göre İran, Sudan’da Şahap füzeleri ve roket üretimi yapıyordu.
***
İki yıl sonra… Günlerden 24 Ekim…
6 adet F-15I savaş uçağı İsrail’den havalanıyor.
Uçaklardan ikisi koruma amaçlı, diğer 4’ü birer tonluk bomba yüklü.
Sudan 1900 kilometre uzaklıkta. Havada yakıt ikmali zorunluluğu var. O sorunu ya dev bir yakıt uçağına kenetlenerek çözümlüyorlar ya da Kızıldeniz ile Cibuti’deki Amerikan üslerinden yararlanıyorlar.
Ayrıca Mısır ve Sudan radarlarına karşı bir başka uçakla da 4 saat boyunca havada perdeleme yapıyorlar.
Ve Hartum yakınlarında İran’ın füze ve roket üretimi yaptığı Yarmuk askeri tesisine bombaları bırakıyorlar.
Uydu fotoğraflarında 16 metre çapında kraterler gözleniyor.
***
Risk derecesi yüksek ama çok ustaca düzenlenmiş bir eylemden başarıyla çıkıyor İsrail.
Batılıların yorumu “İsrail’in İran provası” oluyor.
Yaklaşık 4 bin kilometrelik bir uçuş mesafesi ve 4 saat süren bir hava operasyonu.
Sonuç: “Sudan’daki İran’ı vurdum. İstersem İran’ın kendisini de vururum!”
Sadece İran değil tabii…
İsrail böylesine sofistike bir hava harekâtıyla ilişkilerinde sorun yaşadığı tüm ülkelere de mesaj vermek istemiş olabilir.
