Oysa biliniyor ki, Washington, nükleer silah sahibi düşmanlarıyla çatışmayı kolay kolay göze alamaz.
Ve yine biliniyor ki, Kuzey Kore, Çin’in sözünden dışarı çıkamaz.
Eh, Çin de Kore Yarımadası’nda çatışma istemediğine göre…
Bu savaş çığlıkları niye?
Bu sorunun tek bir yanıtı var:
Hedef Çin!
***
§Kore Yarımadası’nda gerilim patladığı günden beri çok yazıldı, çok konuşuldu…
ABD, Kuzey Kore üzerinden dolanarak Çin’i kuşatmak amacında…
Onca nükleer silahı, denizaltıyı, uçağı, askeri Güney Kore ile Pasifik’teki üslerine yığmasının, Guam’da füze kalkanı oluşturma kararının nedeni bu. Bölgedeki Çin karşıtı ülkeleri örgütlemesinin de…
Ortada bir neden yokken yapamazdı bunları tabii, yoksa kuşku uyandırır ve tepkilere yol açardı.
Ama şimdi bir neden gösterebiliyor:
Kuzey Kore… Ve ne yapacağı belli olmayan bir yönetim… Bir füze fırlatırsa hiç şaşırtıcı olmaz… Liderleri deli midir, nedir?
***
Ama ABD’nin iddialarını yalanlayanlar da var. Hem de ABD’de bile var:
Kuzey Kore kışkırtılıyor… Şu anda yaptıkları kendini korumaya, savunmaya yönelik şeyler… Liderleri de deli filan değil.
Bunu ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’ye de anlatmalı…
Sahi, Kerry yakında Pekin’e gidiyor. Gidiş nedenlerinin başında da Kore Yarımadası’nda yaşananlar geliyor elbette.
***
Çin Devlet Konseyi üyesi Yang Jiechi, Kerry’nin ziyaretiyle ilgili bilgi verirken “Büyük ülkeler arasında yeni bir ilişki modeli kurulması gerektiğini” ifade etti.
Yani… Ey Amerika, sadece sen büyük değilsin, başka büyükler de var. Kendini eskisi gibi dünyanın merkezi yerine koyamazsın!
“Yeni bir ilişki modelinin” başka ne gibi bir anlamı olabilir ki?
Ve Çinliler Kerry daha gelmeden söylüyorlar bu düşüncelerini ki, herkes haddini bilsin.
Kerry de, Çin’le ilişkilere büyük önem verdiklerini, diyalog ve işbirliğini artırmaya hazır olduklarını bildirerek “Çin’le birlikte ortak çaba harcamaktan” söz ediyor.
***
Pekin nükleer denemesi nedeniyle Kuzey Kore’nin kınanması konusunda ABD ile birlikte hareket etti. BM Güvenlik Konseyi kınama kararına imza attı. Ama onun ötesinde Kuzey Kore’ye yönelik saldırıya seyirci kalmaz.
Nasıl ABD Güney Kore’yi koruyorsa, sonuçta Çin de Kuzey Kore’yi aynı şekilde koruyacaktır.
İyi de, Pentagon’un bölgeye silah yığmasına karşılık Pekin’in yapabileceği bir şey yok mu?
***
Çin’de şu anda Boao Asya Forumu” adını verdikleri Davos modeli bir büyük etkinlik var. 2001’den bu yana her yıl düzenlenen bu etkinliğe çok sayıda ülke lider düzeyinde katılıyor.
Doğaldır ki, Çin lideri de ülkesine gelen liderlerle görüşmeler yapıyor.
Forum bu anlamda Çin’in ilişkilerini geliştirmek açısından büyük bir potansiyel sunuyor.
Ama sadece bu forum değil, hem siyasi hem ekonomik bakımdan Çin ayrıca bir çekim merkezi…
Diplomasi bağlamında ABD’nin başkenti Washington nasıl küresel bir başkentse Pekin de öyle artık.
***
Yukarıda Pekin’in yapabileceği bir şey yok mu, diye sorduk ya…
Olmaz mı, var tabii.
O da ABD’nin arka bahçesi saydığı komşularıyla ilişkiye geçiyor.
Örneğin Meksika’yla…
Meksika’nın yeni Cumhurbaşkanı Enrique Pena Nieto Forum nedeniyle dün Pekin’deydi ve Şi Cinping ile bir araya geldi.
İlginçtir, Nieto ilk yurtdışı gezisini komşusu ABD’ye değil Çin’e yaptı ve şöyle konuştu:
“Çin’le dostluk ilişkilerimizi derinleştirmek istiyoruz. Meksika hükümeti için Çin’le ilişkilerin geliştirilmesi büyük önem taşıyor.”
***
Yani, Çin de boş durmuyor…
