Fransa, emperyalist yüzünü, en kaba, en acımasız haliyle dünyaya göstermeye hazırlanıyor. Hem de sosyalist bir cumhurbaşkanının liderliğinde… Tabii Paris’in, geçmiş dönemlerdeki gibi her istediği yerde borusunu öttürme gücü bulunmuyor.
Libya mı? O başka tabii… Orada ABD ile İngiltere’nin desteği olmasaydı bir şey yapamazdı. Hele ülkenin petrol alanlarının yanından bile geçemezdi. Aslında Libya’da ileride Kaddafi güçleri yeniden toparlandığında Paris tabanları yağlayıp ilk sıvışacak işgalci.
Bu arada, Libya gibi Suriye için de ağzının suyunun aktığını bilmeyen yok Fransa’nın. Ama bu kez ABD ile İngiltere’nin desteğini alamadı. Rusya ve Çin’in ağırlığı da gözünü korkutunca atıp tutmaktan vazgeçti. Şimdi Fransa emperyalist yüzünü Afrika’daki eski sömürgelerine çevirmiş bulunuyor.
***
Örneğin Mali, eski sömürgesi. Fransa’nın Mali’yi eskiden yaptığı gibi askeri bir müdahaleyle işgal ederek yeniden borusunu öttüreceği bir sömürge haline getirme hazırlıkları içinde olduğu yazılıp çiziliyor. Ülkedeki baskın din İslamiyet ve kuzey bölgesinde egemenlik Suudi Arabistan’ın himayesindeki Selefilerin eline geçmiş durumda.
Selefi ne demek? Batı medyasının dünya kamuoyuna sunumu, bir tür El Kaide… Yani El Kaide gibi bir örgüt… Anlaşılan, askeri müdahalelerin, işgallerin yeni gerekçesi olacak Selefi adı.
Ve nasıl ki, El Kaide Suudi Arabistan’ın üretimiydi, Selefi örgütü de öyle…
***
Peki, Suudi Arabistan ABD’nin ve Avrupa’nın sadık bir müttefiki değil mi?
Elbette müttefiki. Ama zaten müttefik olduğu için terör örgütlerini üretip dünyaya salıyor ki bir yandan emperyalist saldırılar için “haklı” nedenler oluştursun, diğer yandan da kritik bölgelerde ABD ile AB’nin rakiplerine sorun çıkarsın…
İşte Mali’de de “haklı” bir neden ortayı çıkmış bulunuyor. Selefiler Mali’de yakıp yıkıyor, öldürüyor… Terör estiriyor…
***
Şu anda Fransa, film ve karikatür krizini körükleyerek kendi kamuoyunu askeri bir müdahaleye destek konusunda ikna etme çabasında. Müdahalenin meşruiyeti için BM Güvenlik Konseyi’nde de, yazılı olmasa da sözlü anlaşmanın sağlandığına ilişkin haberler geliyor.
ABD, İngiltere, Almanya, Polonya, İtalya, İspanya, hatta Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu… Hepsi Fransa’nın arkasında… Doğruluğu kesin olmamakla birlikte Rusya ve Çin’in de sorun çıkarmayacaklarına ilişkin güvence verdikleri bildiriliyor. Suriye üzerinden bir pazarlık mı söz konusu?
***
Büyük paylaşım savaşına doğru atılan adımlar hızlanıyor. Mali de bu adımlardan biri olacak gibi görünüyor. Ve dikkat edilmesi gereken bir ülke: Fransa! Afrika’da nüfuz alanını genişletmenin peşinde…
***
Ama ya bir “dur” diyen çıkarsa? Örneğin Çin? Şimdi Afrika’da enerji kaynaklarının bulunduğu her yanda Çin var. Askeri bir güç olarak değil ama ekonomik yatırımlar ve ticaret büyük ölçüde Çinli şirketlerin elinde. Fransa’yla Çin’in yolları kesiştiğinde, bakalım neler olacak?
